The Hindus say, "Nada brahma," one translation of which is, "The world is sound." And in a way, that's true, because everything is vibrating. In fact, all of you as you sit here right now are vibrating. Every part of your body is vibrating at different frequencies. So you are, in fact, a chord -- each of you an individual chord. One definition of health may be that that chord is in complete harmony. Your ears can't hear that chord; they can actually hear amazing things. Your ears can hear 10 octaves. Incidentally, we see just one octave. Your ears are always on -- you have no ear lids. They work even when you sleep. The smallest sound you can perceive moves your eardrum just four atomic diameters. The loudest sound you can hear is a trillion times more powerful than that.
Hindular der ki, "Nada brahma," bunun bir anlamı, "Dünya sestir." Ve, bir bakıma, bu doğrudur, çünkü her şey titreşir. Aslında, burada oturan her biriniz şu anda titreşmektesiniz. Vücudunuzun her bir parçası farklı frekanslarda titreşmekte. Aslında siz , bir akor hepiniz ayrı birer akortsunuz. Sağlığın bir tanımı da belki bu akorun tam bir uyum içinde olmasıdır. Sizin kulaklarınız bu akoru duymaz. Aslında çok harika şeyler duyabilirler. Sizin kulaklarınız 10 oktava kadar duyabilir. Aklıma gelmişken , sadece bir oktav görebiliyoruz. Kulaklarınız her zaman çalışıyor. Kulak kapağınız yok. Siz uykudayken bile çalışıyorlar. Algılayabileceğiniz en düşük ses kulak zarınızı sadece dört atom çapında hareket ettirir. Duyabileceğiniz en yüksek ses bundan bir trilyon kat daha güçlü.
Ears are made not for hearing, but for listening. Listening is an active skill, whereas hearing is passive, listening is something that we have to work at -- it's a relationship with sound. And yet it's a skill that none of us are taught. For example, have you ever considered that there are listening positions, places you can listen from? Here are two of them. Reductive listening is listening "for." It reduces everything down to what's relevant and it discards everything that's not relevant. Men typically listen reductively. So he's saying, "I've got this problem." He's saying, "Here's your solution. Thanks very much. Next." That's the way we talk, right guys?
Kulaklar duymak için yaratılmamıştır, fakat dinlemek için yaratılmıştır. Dinlemek aktif bir yetenektir. Duymak pasif olsa dahi , dinlemek üzerinde calışmamızı gerektiren birşeydir. Ses ile ilişkidedir. Ve henüz hiçbirimize öğretilmeyen bir yetenek bu. Örneğin, farklı açılardan dinleyebileceğiniz dinleme pozisyonları olduğunun farkına vardınız mı ? İşte bunlardan iki tanesi. İndirgeyici dinleme "dinlemek" için. Herşeyi alakalı olana indirgiyor, ve alakasız olan herşeyi çıkartıyor. Erkekler genellikle indirgeyici dinleme yaparlar. Yani o diyor ki, "Benim problemim var" O da diyor ki, " İşte senin çözümün. Çok teşekkürler. Sıradaki." Bu bizim konuşma şeklimiz, değil mi beyler?
Expansive listening, on the other hand, is listening "with," not listening "for." It's got no destination in mind -- it's just enjoying the journey. Women typically listen expansively. If you look at these two, eye contact, facing each other, possibly both talking at the same time. (Laughter) Men, if you get nothing else out of this talk, practice expansive listening, and you can transform your relationships.
Genişleyici dinleme, diğer tarafta, "ile" dinleme, dinlemek "için" dinleme değil. Akılda bir hedefi yok. Sadece yolculuğun keyfini sürüyor. Bayanlar genellikle genişleyici dinleme yaparlar. Eğer bu ikisine bakarsanız, göz temaslarını, yüz yüze gelmelerine, muhtemelen ikisi de aynı anda konuşmaktalar. (Kahkahalar) Beyler, eğer bu konuşmadan bir şey elde edemiyorsanız, genişletilmiş dinlemeyi çalışın, ve ilişkilerinizi dönüştürün.
The trouble with listening is that so much of what we hear is noise, surrounding us all the time. Noise like this, according to the European Union, is reducing the health and the quality of life of 25 percent of the population of Europe. Two percent of the population of Europe -- that's 16 million people -- are having their sleep devastated by noise like that. Noise kills 200,000 people a year in Europe. It's a really big problem.
Dinleme ile ilgili sorununun büyük bir kısmı, etrafımızı kuşatan, duyduğumuz gürültü. Böyle bir gürültü, Avrupa Birliği' ne göre, Avrupa nüfusunun yaşam sağlığı ve kalitesini yüzde 25 azaltmakta. Avrupa müfusunun yüzde ikilik kısmı -- ki bu 16 milyon insan demek -- bu tür gürültüler nedeniyle uykuları mahvoluyor. Her sene 200,000 insan gürültü nedeniyle ölmekte. Bu gerçekten büyük bir problem.
Now, when you were little, if you had noise and you didn't want to hear it, you'd stick your fingers in your ears and hum. These days, you can do a similar thing, it just looks a bit cooler. It looks a bit like this. The trouble with widespread headphone use is it brings three really big health issues. The first really big health issue is a word that Murray Schafer coined: "schizophonia." It's a dislocation between what you see and what you hear. So, we're inviting into our lives the voices of people who are not present with us. I think there's something deeply unhealthy about living all the time in schizophonia.
Küçükken gürültü duyduğunuzda ve işitmek istemediğinizde parmaklarınızlar kulaklarınızı kapatırdınız. Şimdilerde aynı şeyin benzerini yapabiliyorsunuz , tek fark biraz havalı olması. Bu biraz şuna benziyor. Yaygınlaşan kulaklık kullanımı 3 büyük sağlık problemini getiriyor. İlk ve büyük öneme sahip bir deyim Murray Schafer tarafından uyduruldu: "schizophania" ("sesleri kaynağından ayırma") Duyduğunuz ile gördüğünüz arasındaki bozukluk. Bundan dolayı, bizimle birlikte olmayan insanların seslerini kendi yaşamımıza davet ediyoruz. Bence her zaman schizophonia yaşamanın altında derinde sağlıksız bir şey var.
The second problem that comes with headphone abuse is compression. We squash music to fit it into our pocket and there is a cost attached to this. Listen to this -- this is an uncompressed piece of music. (Music) And now the same piece of music with 98 percent of the data removed. (Music) I do hope that some of you at least can hear the difference between those two. There is a cost of compression. It makes you tired and irritable to have to make up all of that data. You're having to imagine it. It's not good for you in the long run.
Kulaklık kullanmanın ikinci kötü tarafı ise sıkıştırma. Cebimize girsin diye müziği sıkıştırıyoruz. ve buna bağlı olarak bunun bir maliyeti var. Şunu dinleyin. Bu sıkıştırılmamış bir parça müzik. (Müzik) Ve şimdiyse aynı müzik parçasının yüzde 98 verisinin çıkarılmış hali. (Müzik) En azından bir kaçınızın arasındaki farkı duyabildiğini umuyorum. Sıkıştırmanın bir bedeli var. Bu verileri meydana getirmek için sizi yorgun ve asabi yapar. O'nu hayal etmelisiniz. Uzun dönemde sizin için iyi değil.
The third problem with headphones is this: deafness -- noise-induced hearing disorder. Ten million Americans already have this for one reason or another, but really worryingly, 16 percent -- roughly one in six -- of American teenagers suffer from noise-induced hearing disorder as a result of headphone abuse. One study at an American university found that 61 percent of college freshmen had damaged hearing as a result of headphone abuse. We may be raising an entire generation of deaf people. Now that's a really serious problem.
Kulaklıklarla ilgili üçüncü problem ise : sağırlık -- gürültü bazlı duyma bozukluğu. 10 milyon Amerikalı çoktan bu probleme sahip, bu veya başka bir nedenden ötürü, fakat gerçekten endişelendirici ki, yüzde 16, Amerikan gençlerinde kabaca altı kişiden biri, kulaklık kullanımının bir sonucu olarak gürültü bazlı duyma bozukluğundan zarar görmekte. Amerikan Üniversitesindeki bir çalışma göstermektedir ki birinci sınıf öğrencilerinin yüzde 61' i yanlış kulaklık kullanımı sebebiyle duyma rahatsızlığı yaşamaktadır. Belki de tümü sağır bir nesil yetiştiriyoruz. Şimdilerde bu gerçekten ciddi bir problem.
I'll give you three quick tips to protect your ears and pass these on to your children, please. Professional hearing protectors are great; I use some all the time. If you're going to use headphones, buy the best ones you can afford because quality means you don't have to have it so loud. If you can't hear somebody talking to you in a loud voice, it's too loud. And thirdly, if you're in bad sound, it's fine to put your fingers in your ears or just move away from it. Protect your ears in that way.
Kulaklarınızı korumak için size üç hızlı numara vereceğim, ve lütfen bunu çocuklarınıza da gösterin. Profesyonel kulak koruyucuları mükemmel; ben bunları her zaman kullanıyorum. Eğer kulaklık alacaksanız, alabildiğinizin en iyisini alın, çünkü kalite demek yüksek sesli dinlemek demek değildir. Eğer birisi size yüksek sesle konuşurken duymuyorsanız, çok yüksek sesli demektir. Ve üçüncü olarak, eğer kötü sesin içindeyseniz, en iyisi parmaklarınızı kulağınıza koymak veya hemen oradan uzaklaşmak. Kulaklarınızı bu şekilde koruyun.
Let's move away from bad sound and look at some friends that I urge you to seek out. WWB: Wind, water, birds -- stochastic natural sounds composed of lots of individual random events, all of it very healthy, all of it sound that we evolved to over the years. Seek those sounds out; they're good for you and so it this. Silence is beautiful. The Elizabethans described language as decorated silence. I urge you to move away from silence with intention and to design soundscapes just like works of art. Have a foreground, a background, all in beautiful proportion. It's fun to get into designing with sound. If you can't do it yourself, get a professional to do it for you. Sound design is the future, and I think it's the way we're going to change the way the world sounds.
Haydi kötü sesten uzaklaşalım ve arayıp bulmanızı istediğim birkaç arkadaşa bakalım. WWB: Rüzgar , su , kuşlar -- rastgele doğa sesleri rasgele gerçekleşen olaylardan bestelenir hepsi oldukça sağlıklıdır, hepsi yıllar içinde evrim geçirdi. Bu sesleri arayın ; sizin için iyiler. Sessizlik güzeldir. Elizabethan dönemine ait insanlar dil'i süslü sessizlik olarak tanımlıyordu. Sizi sessizlikten bir amaç için uzaklaşmaya davet ediyorum ve ses ortamlarını sanat işiymiş gibi tasarlamaya. Önplanınız olsun , arkaplanınız olsun , hepsi güzel oranlarda olsun. Ses ile tasarım oldukça eğlenceli. Eğer siz yapamıyorsanız sizin için yapıcak bir profesyonel bulun. Ses tasarımı gelecektir , ve bana göre biz dünyanın seslerini değiştireceğiz.
I'm going to just run quickly through eight modalities, eight ways sound can improve health. First, ultrasound: we're very familiar with it from physical therapy; it's also now being used to treat cancer. Lithotripsy -- saving thousands of people a year from the scalpel by pulverizing stones with high-intensity sound. Sound healing is a wonderful modality. It's been around for thousands of years. I do urge you to explore this. There are great things being done there, treating now autism, dementia and other conditions. And music, of course. Just listening to music is good for you, if it's music that's made with good intention, made with love, generally. Devotional music, good -- Mozart, good. There are all sorts of types of music that are very healthy.
Hızlıca sekiz usullerin üstünden geçiceğim, sekiz yolla ses , sağlığınızı iyileştirebilir. İlkolarak, ultrason : fizik tedaviden oldukça tanıdık. Şimdilerde kanseri tedavi etmek için kullanılıyor. Litotripsi -- her yıl binlerce insanı bıçak altına yatmaktan kurtarıyor, taşları yüksek-yoğunluklu ses kullanarak toz haline getiriyor. Sesle tedavi mükemmel bir usuldür. Binlerce yıldır etrafımızda bulunan bir şey. Sizi bunu araştırmaya çağrıyorum. Şu anda çok büyük şeyler başarılmakta , otizm , demans ve benzeri hastalıklara çare bulmakta. Ve müzik, tabiki. Sadece müzik dinlemek bile sizin için yararlı, eğer bu müzik iyi niyetlerle yapılmış ise, aşk ile, genellikle. İlahi müzik, iyidir. Mozart, iyidir. Burada birçok çeşit müzik var ki bunlar çok sağlıklı.
And four modalities where you need to take some action and get involved. First of all, listen consciously. I hope that that after this talk you'll be doing that. It's a whole new dimension to your life and it's wonderful to have that dimension. Secondly, get in touch with making some sound -- create sound. The voice is the instrument we all play, and yet how many of us are trained in using our voice? Get trained; learn to sing, learn to play an instrument. Musicians have bigger brains -- it's true. You can do this in groups as well. It's a fantastic antidote to schizophonia; to make music and sound in a group of people, whichever style you enjoy particularly. And let's take a stewarding role for the sound around us. Protect your ears? Yes, absolutely. Design soundscapes to be beautiful around you at home and at work. And let's start to speak up when people are assailing us with the noise that I played you early on.
Ve harekete geçmeniz gereken ve işin içine girmeniz gereken dört usul. İlk olarak, bilinçli olarak dinleyin. Bu konuşmadan sonra bunu yapacağınızı ümit ediyorum. Hayatınız için yeni bir boyut, ve bu boyuta sahip olmak müthiş bir şey. İkinci olarak, birkaç ses çıkarmak için iletişim halinde olun. Sesi yaratın. Ses hepimizin kullandığı bir enstrüman, ve şimdiye kadar hangimiz sesimizi kullanmanın eğitimini aldık? Eğitimini alın. Şarkı söylemeyi öğrenin. Enstrüman çalmayı öğrenin. Müzisyenlerin beyni daha büyüktür -- bu doğru. Bunu aynı zamanda grup olarak da yapabilirsiniz. Sesleri kaynağından ayırmanın müthiş bir yolu, bir grup insanla müzik ve ses yapmak, özellikle hangi stilden hoşlanıyor olursa olsun. Ve şimdi etrafımızdaki ses için önemli bir rol oynayalım. Kulaklarınızı koruyun? Evet, kesinlikle. Ses ortamlarını güzel olucak şekilde tasarlıyın evinizde ve işinizde. Ve insanlar bize , daha önce ki gürültü gibi sözlü saldırıda bulunduklarında konuşmaya başlayalım.
So I'm going to leave you with seven things you can do right now to improve your health with sound. My vision is of a world that sounds beautiful and if we all start doing these things, we will take a very big step in that direction. So I urge you to take that path.
Şuanda sizi ,sesle sağlığınızı kazanmak için yapabileceğiniz yedi şeyle bırakıyorum. Benim vizyonum güzel duyulan bir dünya, ve eğer hepimiz bunları yapmaya başlarsak, bu yolda çok büyük bir adım atmış oluruz. Bundan dolayı sizi bu yolu izlemeye çağrıyorum.
I'm leaving you with a little more birdsong, which is very good for you. I wish you sound health.
Sizi biraz daha kuş sesiyle bıakıyorum, ki bu sizin için oldukça iyi. Umarım sağlık duyarsınız.
(Applause)
(Alkış)